fbpx

Geceyim

Denemeler

1984 ve Cesur Yeni Dünya

  “Ve sizi temin ederim, büyük bir iradenin etkisi altında, insanlar sonunda neye olsa inanırlar.” Milan Kundera   Distopik bilim kurgu edebiyatının baş yapıtlarından olan 1984 ve Cesur Yeni Dünya birçok kişinin karşılaştırdığı iki korku senaryosu. İki farklı bakış açısı, iki farklı yaşam tarzı ve iki farklı inançla ilerleyen bu kitapların en önemli ortak noktası …

1984 ve Cesur Yeni Dünya Devamı »

Anlattıklarınızın ve Anladıklarının

Hayatım boyunca dönemsel olarak bazı kavramlar üstünde çokça eğildiğimi o döneme vurgu yaptığını fark ediyorum. Şu zamanlarda ise bu kavram iletişim. İletişimin var oluşu ve önemi beni somut dünyadan soyut dünyaya taşıyan bir köprü niteliğinde, bu sıralarda. İletişim dediğimizde aklımızda canlanan başlıca parçalardan birisi konuşmak, halbuki iletişim becerilerinden sadece bir tanesi. Yüzyıllar boyu en basit …

Anlattıklarınızın ve Anladıklarının Devamı »

Kaplumbağa Terbiyecisi

Merhabalar sevgili okurlarım ? Artık sizleri oldukça benimsediğimi hissediyorum o yüzden bu şekilde hitap etmek geldi içimden. Daha önce belki bir duvarda belki bir sahnede belki de bir kitabın, derginin sayfalarında sıkça karşılaşabileceğimiz Kaplumbağa Terbiyecisi isimli eserden bahsetmek istiyorum sizlere. Kaplumbağa Terbiyecisi isimli tablo, Türk sanatının klasiklerinden olan ve 1906 yılında, Kadıköy’ün ilk belediye başkanı …

Kaplumbağa Terbiyecisi Devamı »

Mor Rengin Tarihçesi

Merhabalar sevgili okurlar ? Mor rengini sever misiniz? Bugün sizlerle bu asil renk üzerine konuşalım. Mor esasında ara ve soğuk bir renktir.  Bunun yanı sıra aşağıda anlatacağımız hikayesine bakılacak olursa hep radikal konuların da simgesi olmuş, bazı müzik gruplarına adını vermiş ve birçok imparatorlukta kutsal renk olarak kabul edilmiştir. Roma, Bizans, Pers imparatorlukları zamanı başta …

Mor Rengin Tarihçesi Devamı »

Hislerin İzlerinde

Tutamasam da kaçmasa o elimdeki son sabır iplikleri. Hiç kimsenin var olması ya da yok olması etkilemese beni. Bir rüzgâr gibi esip geçsem bu yemyeşil ormanların arasından, sarı bozkırdan, mavi denizden… Azar azar dokunsam hepsine ama hiçbirine alıştırmasam kendimi, hiçbiri alışmasa bana. Hem ait olmadan hem de ilişik, ucundan kıyısından yakalayarak yaşasam, yaşasak. Hem biraz …

Hislerin İzlerinde Devamı »

Japon Kiraz Çiçekleri

Yeniden Doğuşun Simgesi olan Kiraz çiçekleri Japonca Sakura olarak isimlendirilir. Meyve vermeyen bir tür Kiraz ağacı olan Sakura, oldukça geniş bir genetik çeşitliliğe sahiptir. Bu çiçek her yıl Mart’ın son haftası ile Nisan’ın ilk haftası çiçek açar ve diğer çiçeklerden en belirgin farkı ise solmadan dalından dökülmesidir. Japonya’da bu dönem kutsal sayılmıştır öyle ki halk …

Japon Kiraz Çiçekleri Devamı »

Öyle‘nin Mevsimi

Ne günlerdi diye iç çekerler hani… Ne günlerdi? Öyle günlerdi işte… Ben o günleri anlatacak kelimeyi bulamıyorum. Neyi koysam yerine boşluklar kalıyor, seni birkaç harfin sesine nasıl sığdırabilirdim ki… Öyle diyorum ben de… O bile zor çıkıyor ağzımdan… İnsanın iki hecede sesi titrer mi? Titremek ne ki insanın içine dünyasını sığdırdığı bir ‘öyle ‘si varsa …

Öyle‘nin Mevsimi Devamı »

Yas Teması

Merhabalar sevgili geceyim okurları ? Sizlere böyle hitap etmeyi özlemişim. Bu yazımda sizlerle Türk edebiyatında sıkça karşılaştığımız yas temasına değineceğiz. Yas, insanın yaşamında karşılaştığı kayba karşı verdiği doğal bir tepkidir. Her kayıp yaşanan acının yanında bireyin kendini değiştirmesi ve geliştirmesi için de bir fırsat sunar. Öncelikle kayıp/yas sürecinden bahsedelim. Kayba karşı bireylerin ilk tepkileri inkâr …

Yas Teması Devamı »

Köklerim Buluşunca Toprakla

Sevgili günlük; Her seferinde tekrar sarabiliyor muyuz yaralarımızı? Tekrar bir tebessümün gölgesinde soluklanabiliyor muyuz? Bir yenidünya ağacının altında sohbet eder gibi… Hala bir şeyler için umut var değil mi? Yaşamak, nefes almak, Güneş’e göz kapaklarımızın arasından selam vermek gibi … Bugün bir yaş daha aldım sanki, bir kere daha kendimi büyüttüm. Okşadım saçlarımı; kendi başımı, …

Köklerim Buluşunca Toprakla Devamı »

Ansızlık

“Hayatımın en mutlu anıymış bilmiyordum” diyerek başlıyor Orhan Pamuk. Bir hayatım olduğunun farkına varamayan ben bu cümleyle aylarca cebelleşmiştim. Hayatım bir açık kapıydı kimse kapının ardına bakmadı ben de dahil. Eğer o kapıdan içeri girebilseydim bir hayatım olsun ben de farkına varayım isterdim. İçinde en mutlu anımın olduğu ama benim bilmediğim.