Son günlerde kendime en çok sorduğum soru. Cevabıysa duymaktan korktuğum için asla dile getirmediğim koca bir hayır. Maalesef yüzleşme zamanı geldi ve üzgünüm ki hayat hazır olup olmadığınızı asla umursamıyor.
Küçükken büyüdükçe işlerin kolaylaşacağına inandırmıştım kendimi. Çoğumuz yalanlara kapılmaktan alıkoyamaz kendini. Benim gibi. Açıkçası çağımızın en büyük yalanına inanmamak da işten bile değil. Özgürleşmek istiyoruz, özgürleştikçe bağımsız yaşamımızı kurabileceğimizi düşünüyoruz. Aceleci davranıyoruz. Üzülüyoruz. Hiçbir şey planladığımız gibi gitmiyor. Şanslı doğan birkaç istisnanın planları hariç. Ama onlardan biri olmadığınızı biliyorum, hala bu yazıyı okuduğunuza göre aynı taraftayız.
Peki ne yapmalıyız? Karalar bağlamak ya da bir daha asla plan yapmayıp kadercilik oynayarak yaşamak için yazmıyorum bu cümleleri. Kendime gelmek için yazıyorum ve kendinize getirmek için sizi. Her şeyin bittiğini ve hayallerime asla ulaşamayacağımı düşündüğüm günlerden sonra hayatın bozulan planlar üzerine yapılan planlar olduğunun farkına vardım. Her şey planladığımız gibi gitmiyor olsa da hayat yenileri için akıyor. Korkmayın, cesaret edin ve yeniden düşleyin. Üzerinizdeki ölü toprağını silkeleyin. Biz yaşıyoruz ve her şey için hala zamanımız var. Unutmayın, hiçbir şey için geç değil ve bizim için hala umut var.
Hayat size hangi yönden eserse essin, rüzgarı lehinize çevirebilmeniz umuduyla
Eses