Sezar’ın hakkı Sezar’a peki karısı?
Hakkında birçok hikaye barındıran bir devlet adamıdır Jül Sezar. Milattan önce yaşamış olsa da hala hakkında birçok kurgu fikir yürütülen bir kişi o. Tarihte birçok başarısıyla iz bırakan biri. Şimdiyse bahsedecek olduğumuz özel hayatı. Koskoca Roma İmparatoru’nun liderinin aldatıldığına dair bir hikaye olduğundan haberdar mısınız?
Ömrünü 3 kişiyle evlenerek tamamladığı düşünülen Sezar, ilk karısını doğum esnasında kaybediyor. Üçüncü karısıyla ise yaşamının sonuna kadar evli kalmıştır. Daha da doğrusu ömrünün gitmesine izin verildiği yere kadar. Karısı Kleopatra Sezar’ın öldürüleceğini hisseder ve onu toplantıya gitmemeye zorlar. Ancak Sezar karısının hislerine rağmen o toplantıya katılıp oradan da sağ olarak bir daha çıkamaz.
Kalan eşimiz İstanbullu Pompeia. İlk karısının ölümünden bir yıl sonra Pompeia ile evlenen Sezar’ı bir sürpriz bekler. Evlendikten 5 yıl sonra Publius’a Clodius adında bir adam aşık olur. Belki de geçmişten gelen bir aşkta olabilir bu. Pompeia’nın bu aşka karşılık verip vermediği de net olarak açık olmasa da Clodius’un giriştiği iş karşılıksız bir aşk olmadığını yansıtırcasına gelişmektedir. Sezar’ın yokluğunun fırsatını kollayan Clodius, bu fırsat için seçtiği bir şenlik vardır. Romalıların Bona adlı iyilik tanrıçası ki ona doğurganlık tanrıçası da denir ve ona istidadiyen yapılan bir şenliktir.
Şenlik için evler süslenir ve erkekler evlerden uzaklaştırılırdı. Erkeklerin bu şenlikte yer almasına izin verilmezdi. O gün kadınlar eğlenerek vakitlerini geçirirlerdi. Clodius bu şenliği tüm kurnazlığıyla bir fırsata dönüştürdü. Kadın kılığına bürünüp o şenliğe dansçı olarak katıldı. Konağa varıp içeri girdi. Dış görünüşüyle şüphe uyandırmayan Cloudius hesaba bir şeyi katmamıştır, İmparatoriçe’nin kayınvalidesi Aurellia Cotta da o konakta eğlencededir. Evin kendi hizmetçileri Clodius’u farkedememelerine rağmen validenin hizmetçilerinden birisi bu dansçıyı farkeder ve ondan dans etmesini ister. Clodius bu teklifi telaşla reddeder ve hizmetçi dansçının telaşını farkedince ona kim olduğunu sorar. Clodius sevgilisi Pompeia’yı beklediğini söyler ancak dış görünüşünde olan başarısını sesinde sergileyemez. Sesi duyan hizmetçi konakta büyük bir çığlık atar ve yargara ortaya çıkarır. İşte orada valide olaya el koyar ve foyası ortaya çıkınca kaçan Clodius’u yakalar. Onu konaktan direk attırır.
Konaktaki diğer soylu kadınlarla bu haber tüm senatoya yayılır ve herkes bu kutsal şenliğe hakaret eden Clodius’u cezalandırma niyetindedir. Pompeia da konaktan kovulur ve mahkeme dönemi böylelikle başlatılmış oldu. Mahkemede aldatılan Sezar sadece hiçbir şeyden haberi olmadığını söyler. Bunun üzerine karısını neden evden kovduğu sorularına tutulur çünkü Romalılar da evden kovulmak boşanmaktan farksız kabul edilmekteydi. Buna cevaben de sadece karısının namuslu olmadığını ve onun bu mahkemede zan altında bile tutulmaması gerektiğini söyler. Her ne kadar açık bir olay ve yargılar anlatılmasa da bu karmaşadaki işin altında birçok alengirli işler çevrildiğini ortaya koyuyor.
Hikaye burada da bitmemektedir küçük bir dahası daha vardır. Clodius daha sonra devlet görevine atanır. Siz nasıl yorumlarsınız bu durumu bilemem ama entrikalar değil milatta, gördüğünüz gibi milattan öncesine kadar dayanmaktadır.
Yalansız ve aldatmacasız günlere…