Bu sefer kendimden çok eminim her şeyi kaybetmemek için uyumayacağım.
Hayatın bana bu kadar zalimce davranmasını bekleyemem. Herkesin bazen ondan kurtulmayı dileyerek yattığı, benimse her gece yatmadan önce o gerçekler için dua ettiğim… Hele bu gece de sözümü tutamazsam, tekrar kaybedeceğim.
Her gün sabah uyanıpta yatağın içinde yattığım kişiye kadar hiç bir şeyi hatırlayamam. En çokta her sabah uyandığımda giyinmek için bıraktığım terlikleri, sabah olduğunda kimin olduğunu bilmediğimden giymeyip çıplak ayakla banyodaki aynanın karşısında dikildiğim onca dakika ve aynadaki beni andıran o kadın. Bunlardan kurtulmak için nelerimi feda etmezdim. Galiba bunu istemek benim için fazla olabilirdi ama en azından uyandığımda yanımdaki erkeğin kocam olduğunu hatırlamak istiyorum. İri dudaklara, dik şişkin memelere veya azcık dolgun dursun diye kalçalarıma estetik yaptırmak istemiyorum sadece hatırlamak istiyorum. 21.yy’da tıpın değil her şeyin ilerlediği bu yıllarda bunu istemem çok muydu bana.
Her gün baştan sararak doğmaktan yoruldum. Evet 20li yaşlarım bendeydi ama onlar da yaşamam için yetmiyordu. Ellerimde, kollarımda bulunan kırışıklıkları anlatabileceğim bir benliğe ihtiyacım var. Benden geri kalan beni istiyorum. Geleceğim için okuduğum o üniversiteyi o doktorayı şimdi sadece bir kronoloji tarih çizelgesi gibi gözlerimin önünden kaymasını istemiyorum. Hislerimi bile hatırlayamıyorum, evlenirkenki o herkesin yaşadığı, evet benim de yaşadığım ama şu an hatırlayamadığım tatlı telaşları istiyorum. Neden, yanımdaki adamla uyandığımın bir sebebi olmasını istiyorum ya da niçin bir sabah daha uyandığımı.
Bazen de artık kocam gidince salakça gülmelere başlıyorum bunu da daha dün günlüğe yazan benden öğreniyorum. Ayları dolduran bir günlüğü baştan sona okuyorum ve gece bir gün daha ekliyorum.Ya bir gün okunamayacak kadar uzun olursa ne yapacağım. Tedavimin ne kadar işe yaradığından emin değilim.
İşte bugün uyumayacağım! O salak gün bana bahşedilen, Tanrı’nın üstüme mimlenen o boktan hastalığını üstünden geleceğim ve ona dur diyeceğim. Kendimi kaybetmeden geçireceğim, bu gece kocam yatağa girdiğinde belkide benim de paydamın olduğu griye çalan saçlarını okşayarak uyutacağım onu ve o uyuyunca yataktan çıkacağım. Ve yarın sabah bu sefer kahvaltıyı ona ben hazırlayacağım ve bu sefer ben onu şaşırtacağım.
Başarabilir miyim bilmiyorum ki. Ne fark eder amnezi hastasıyım ben, hem de en nadirlerinden. Başarısız olursam da hatırlamayacağım zaten başarısız olup olmadığımı. Belki uykusuz kalmam bir şeyleri değiştirmeyecek ama ben uykum kaçması için savaşacağım,uyuyana kadar değil bu gece uykum kaçana kadar…