fbpx

Geceyim

izbırakanlar

Bıkmadım

Sürgün yemiş duyguları, işgalde talan edilmiş sözcükleri, isyana teşvik eden gözlerimi ve uykusuz cümlelerimi şiire dökmekten bıkmadım, Ve bıkmadım şu kahrolası körpe acıların sevişmesini yazmaya, tüm kötülükleri tatmaya, iyi anılarımı göz yaşlarım ile sulamaya, utanmadım kalbimin kırık penceresini açmak için şiir bilemekten bıkmadım Kara yazımın yazılı olduğu kağıtlara, şu yüreğimde bitmeyen çetin kışlara, sönmeyen sigaraya, …

Bıkmadım Devamı »

Gecenin Karanlıktaki Dinginliğine Ant Olsun

  Gecenin karanlıktaki dinginliğine ant olsun ki*, Mavinin bir tonundan ayırt edemediğim gözlerini sessizliğime armağan etmekte, haykırmakta seni, okumakta tüm şiirleri, susmakta yüzüme tüm yalnızlığı. Suskun, kimsesiz, yalnız ve mağrur ümitlerim, kayıp suretim ve aşk, niceleri, saymadıklarım… Hani şu elimden kaçan balonum, yere düşen pamuk şekerim, kırılan oyuncağım, eskimiş anne kazağı, bir de şey: gece …

Gecenin Karanlıktaki Dinginliğine Ant Olsun Devamı »

Nurullah Ataç

“Deneme bir yandan eleştirmedir. Bir konuyu alır, onu inceler, onun gereklerini bulmaya, göstermeye çalışır… Bunda, bir yaratıcılık payı vardır: Denemeci şiirde, hikâyede, müzikte neler bulduğunu söylerken kendince bulunmaması gerekenleri de söyler. Yani kendi içini de dinler, kendini bir yana bırakmaz.” Türk dili için hayatı boyunca çokça emek vermiş, eleştirmenliğin hakkını veren yapıcı eleştirileriyle gelişmeye her …

Nurullah Ataç Devamı »

Behçet Necatigil

Biz onu Behçet Necatigil diye bildik, o eski ismi gibi gönlünü verdi; Mehmet Behçet Gönül. Edebi akımlara katılmadan kendi varlığıyla iz bırakmaya çalışanlardan biri o. Şiirleri ile bilindiği kadar, tiyatro, mitoloji, sözlük bilimi, roman çevirileri ve radyo oyunlarına kadar edebiyatın birçok alandan dokunmuş çalışmalar vermiştir. İstanbul’un eski İstanbul denilen semtlerinden birinde Fatih semtinde bir konakta …

Behçet Necatigil Devamı »

Dostlar Beni Hatırlasın

Veysel’in annesi ve babası seferberlik nedeniyle “biz ölürsek Veysel’e ne olacak” düşüncesiyle onu Esma adında, akrabalarından bir kızla evlendiriyorlar. Esma’dan bir kız, bir oğlu oluyor Veysel’in. Oğlan çocuğu daha on günlükken ölüyor… Veysel’in kederi bununla bitmezken, talihsizlikler peşini bırakmıyor, 24 Şubat 1921’de annesi, daha sonra da babası ölüyor. Bu arada bağ, bahçeyle işleriyle ilgilenen Veysel …

Dostlar Beni Hatırlasın Devamı »

O gün bugündür dünya başıma zindandır dediği -Aşık Veysel

25 Ekim 1894, Sivas-Şarkışla Gülizar Ana, Sivrialan dolaylarındaki Ayıpınar merasında koyun sağmaya giderken -karnı burnunda- sancısı tutmuş. O gün orada dünyaya getirmiş Veysel’i. Göbeğini de kendisi kesmiş, bir çaputa sarıp yürüye yürüye köye dönmüş. Yörede  “Şatıroğulları” derler, babası “Karaca” lakaplı Ahmet, Daha önce de çiçek hastalığıdan iki kiz evladi kaybetmis. Bundan oturu Veyselin uzerine düşerek büyütür. Yedi yaşına …

O gün bugündür dünya başıma zindandır dediği -Aşık Veysel Devamı »